KADINLAR ve ŞARAP

Kadınlar ve şarap hep özdeşleşmiştir. Kadınlar ve şaraplar. . . Ne kadar da benzerler ne kadar da yakın. Her güzel şarabın ruhu olduğuna inanırım. Tıpkı kadınlar gibi. Güzel ve kaliteli şarabın tadına varmak için bir gurme ve ince ruhlu olmak şarttır. Bir şairin de dediği gibi ;”Şiir gibi bakan kadınları, şiirden anlayan adamlar sevmeli” ki“KADINLAR ve ŞARAP” yazısının devamını oku

DEĞİŞİM

“Aynı nehirde iki defa yıkanılmaz.” “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” [Heraklitos] Kesinlik denen bir şeyin varlığından bahsetmek zorlaşır, bu kadar fazla değişimde. Herhangi bir durumun her şart ve koşulda sonuçları değişkenlik gösterirken, şart ve koşulların da evrendeki değişimde beraber sürekli değiştiği gerçeği ile kesin yargılara varma ihtimalimiz ortadan kalkıyor. O zaman çok fazla bilinmeyenli ve“DEĞİŞİM” yazısının devamını oku

yol

Veysel’in de dediği gibi “Uzun ince bir yoldayım.” Yoldayız hepimiz sürekli devam eden, bitmeyen bir yoldayız. Bu yolda sürekli birbirinden farklı, benzeyen bir sürü insanlarla kesişse de devam eden bir yoldayız. Yolculuğumuza ya onlarla ya da onlardan ayrılarak devam ediyoruz. Upuzun sürüp giden bu yolda bir çok kişiye eşlik ediyor ve yahut eşlik ediliyoruz. Kimiyle“yol” yazısının devamını oku

KOŞULSUZ SEVGİ

“Bir kadını güzel kılan şey; onun cildi, gözleri, gençliği değildir. Bir kadını güzel kılan şey, onun son derece kararlı bir biçimde sevme ve koşulsuz sevme kapasitesidir.” Koşulsuz sevmek nasıl oluyor peki? Koşulsuz sevebiliyor muyuz? Aşığım derken bile koşulsuz sevmiş oluyor muyuz? Koşulsuz sevmek tek başına mı değerlendirilmeli? Koşulsuz sevgi tam teslimiyet mi? Peki sürdürülmesi nasıl“KOŞULSUZ SEVGİ” yazısının devamını oku

SEVMEK

Sabahattin Ali “Benim beklediğim aşk, başka! O bütün mantıkların dışında, tarifi imkansız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka; istemek bütün ruhuyla bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka. Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilemez bir istemek!” der. Aşk dediğimiz şey sevmenin en yoğun olduğu, sevginin en doruk noktasıdır, en genel ve kabul gören“SEVMEK” yazısının devamını oku

AHMED ARİF

Süreya’nın ‘Dostuna yarasını gösterir gibi’ diye şiirlerini anlattığı, hasretinden eskittiği prangaları yıllarca kendine yol yapan, naif sevmenin yakıştığı en güzel adam, dik duruşlu, Anadolu şairidir o. Ahmed Arif. Diyarbekirli, tek şiir kitabı ile meydan okuyan büyük şair. Ahmed Arif Cemal Süreya ve Nazım Hikmet hayranıdır. Yerleri onun için çok farklıdır. Cemal Süreya için;“Ama sen ki“AHMED ARİF” yazısının devamını oku

KUŞLAR

Bir de kuşlar var Hakim bey der, Ahmet Arif ve Herşeyin başı onlar… Onlar özgürlüğü koyuyor insanların kafasına… Baksanıza, terörist terörist uçuyorlar…” Kuş olmak isterdim. Uçmak. Durmadan, yorulmadan, dilediğin kadar, alabildiğince uçabilmek. Bir yere ait olmadan sadece uçmak. Hiç bir ana, mekâna , bir şeye bağlı kalmadan sadece uçuyorsun. Özgürce ve belki de Ahmet Arif’in“KUŞLAR” yazısının devamını oku

TOMRİS

O sadece Türk edebiyatının değil memleketin gelmiş geçmiş en özel kadınlarından biri. ‘İkinci Yeni’ nin en önemli üç şairine aşkı ve kadınları yeniden öğreten ve hayatın son gününe kadar özgünlüğünü koruyan kadın ‘Tomris’. Şair Ülkü Tamer’in ilk göz ağrısı; Cemal Süreya’nın fırtınalı sevdası, Turgut Uyar’ın biricik karısı ve Edip Cansever’in daimi platonik aşkı Tomris Uyar,“TOMRİS” yazısının devamını oku

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın